13 Ağustos 2013 Salı

Mini Akdeniz Turumuz 1. gün Göcek- Fethiye - Ölüdeniz

Heyecanla beklediğimiz beklediğimiz bayram tatili geldi geçti bile :( Bu sene bir ilk yapıp bayramda İzmir'e gitmedik. Mini bir Ege Akdeniz turu düzenledik kendimize. Çok da iyi etmişiz; Bodrumdan Kaş'a doğru gittik geldik. 3 gece 4 gün kendimizi gezmeye, yüzmeye, yeni yerler görmeye adadık :) İzninizle bu seyahatte gezdiğimiz gördüğümüz yerlerin yanı sıra yediğimiz ve içtiğimizden de bahsedeceğim ki gidecek olan olursa bir fikir olur.

1.gün - Göcek - Fethiye
Arife günü sabahı 08:00'da hareket ettik evin önünden. Arabamızın içi ağzına kadar dolu. Mini mini bir Getz'in içinde koca bir valiz, park yatak, şemsiye, şemsiyenin bidonu, 2 kamp sandalyesi, 2 kamp taburesi (ne gerek varsa sandalye varken), 2 sırt çantası, koca bir fotoğraf makinası, plaj çantası, ön koltuğu tek başına işgal edebilen bebek arabamız (-ki kendisi en sıkı yoldaşımız ve yardımcımız), Araba koltuğu, Cancan, Cücü ve ben. Oğluş artık ek gıdaya başladığı için onun yemek saatlerine göre ayarladık ve ilk molayı Muğla'da verdik. Oradan sonra ilk durak Göcek :) Sıcak mıcak demeyip attık Cancan'ı arabasına önce biraz sahil turu yaptık. Öyle güzel kafeler var ki sahil şeridinde nereye oturacağımızı şaşırdık. Sonra yarı Göcekli arkadaşımız Ceren'in tavsiyesiyle West Cafe'ye oturduk. Sabah kahvesini dev ağaçların altında yudumlamak çok keyifliydi. Bir de bir Türk Kahvesi geldi ki sormayın. Kahve, çeşitli tatlarda mini lokumlar ve içine meyve dilimleri konmuş buz gibi su. Kahve sunumununda böyledi dedirtti bana. Bu arada West Cafe'nin menüsü çok zengin, posiyonları büyük gözüküyordu, fiyatları da uçuk değil. Üstelik ortam çok güzel. Göcek'i ziyaret edeceklere tavsiye edilir.

Oradan Fethiye'ye geçtik. Otel olarak hem Fethiye'de hem de Kaş'da Turizm Otelcilik Uygulama Otellerinde yer ayırttık. Biz bu tatilde her şey dahil sistem istemediğimiz, amacımız daha çok gezmek olduğu  ve otelin bizim için anlamı temiz çarşaf, sıcak su olduğu için çok da memnun kaldık. Fethiye'de odamız full deniz manzaralı, minik bir balkonu olan, oldukça geniş  bir odaydı. Mobilyaları biraz eskiydi ama önemli değil. Odaya hemen yerleşip Can'ı yedirdik, üstümüzü değiştirdik ve Ölüdeniz'e doğru yola çıktık. Ölüdeniz Milli kamp girişi çok kalabalıktı. Belki de içeride yer bulabilen son arabalardan biriydik. Biz Ölüdeniz'de kendi techizatımızı alıp ağaçların altında bir yere yerleştik. Akşam neredeyse 7 'e kadar oradaydık. Deniz  suyun sıcak olması dışında mükemmeldi. Can çok keyif aldı. Öğlen yemeğini Milli Kamp içindeki kafede yedik. Akşama yemeğimizi otelin ala carte restorasnında yedik ve uzun bir Fethiye turu yaptık. Tatlımızı Fethiye Özsüt'te yedik. Çilekli Fıstıklı Pasta ve Dondurmalı pasta İzmir :) Nasılda özlemişim ikisinin de tadını. Aylardır gezmeye hasret kalmış bizler ayaklarımız şişene kadar yürüdük Fethiye'de sonra da odamızın balkonunda denize karşı keyif yaptık bir süre. Sabah 6'da Cancan uyandırmasaydı bizi iyi olacaktı ama neyse.

Fethiye ile ilgili önemli notlar;
  • Uygulama oteli şehrin tam merkezinde, restoranının fiyatları uygun, ızgaraları lezzetli. Biz sadece haydariyi beğenmedik.  Tüm personeli öğrencilerden oluşuyor. Biz hiç bir sıkıntı yaşamadık ama yaşanabileek sıkıntılarda onların halen eğitim sürecinde olduğunu ve sizinde eğitimin bir parçası olduğunuzu unutmayın.
  • Ölüdeniz'e gidecekseniz ve para çekmeniz gerekiyorsa bunu Fethiye'deyken yapın çünkü Ölüdeniz'de sadece bir kaç bankanın ATM'sı var.
  • Ölüdeniz Milli Kamp girişi otomobil ile 20 TL kredi kartı geçmiyor.
  • Ölüdenizde plajdaki şemsiye ve şezlognlar 7şer TL ama eğer isterseniz ağaç altındaki alanlara da yayılanbiliyor, kendi şemsiyenizi kullanabiliyorsunuz.
  • Ölüdeniz Milli Kamp içindeki kafeteryanın fiyatları servis edilen ürünle karşılaştırılınca çok yüksek. ( Örneğin Tavuk döner 9 TL ve lezzetsiz)
  • Ölüdeniz'in sağ tarafında kalan denizin suyu daha da sıcak, ayrıca oldukça sığ. Biz iki tarafı da deneyip açık denize bağlanan tarafı beğendik.
  • Fethiye Belediyesi -ki kendisini butik şehir belediyesi olarak tanımlıyor- Bizim gibi bebekli aileleri ve engelli vatandaşları düşünmüş. Tüm yollarda rampalar vardı. Bebek arabasını bir kere bile kendimiz kaldırıp indirmemize hiç gerek kalmadı.

Bu seyahatte hayatımızı kolaylaştıranlar;

  • Bebek arabamız; Peg perego skate bebek arabamız tam olarak yatak gibi yatabildiğinden ve kenarları yüksek olduğundan Can'ın uyku saatlerini rahatça dışarıda geçirebildik. Üstelik bebek uyurken bağlamak gerekmediğinden o da çok rahat etti.
  • Kavanoz bebek mamaları; doktorumuz kavanoz bebek mamaları organik olduğu için kullanabileceğimizi söyledi. Dolayısıyla çorba pişir sakla gibi bir sıkıntımız olmadı.
  • Daylong güneş kremi; Cancan'a güneş kremi olarak Daylong Baby kullanıyoruz. Günde sadece 1 defa sürülmesi yeterli olduğundan her güneşe çıkmadan önce kremlenme faslımız olmadı.
Tatilin 2. günü Kaş yolu ... yakında yayında
Tatilin 3. günü Palj keyfi.... yakında yayında
Tatilin 4. günü Dönüş yolu.... yakında yayında

Fotoğraflar için buraya buyrun... yakında yayında

4 yorum:

Fethiye dedi ki...

Fethiye, Göcek ve Ölüdeniz her biri cennetten bir köşe adeta. Güzel bir gezi yapmışsınız, kışın yaklaştığı şu günlerde yaza hele ki Fethiye'yi özlememek eldemi. Deneyimlerinizi paylaştığınız için çok teşekkürler.

fethiye otel dedi ki...

Merhabalar;
Güzel bir yazı olmuş elinize sağlık. Fethiye otellerinde konaklama şansını herkes denesin.

göcek otel dedi ki...

Tatil anlayışınız değişiyor. Mr. Dim Exclusive Apart Otel'de rahat bir tatilden beklediğiniz herşeyi bulabileceksiniz.
Göcek otelleri arasında rahat bir yaşam tarzına göre döşenmiş, klimalı oturma odası ve yatak odası. Mr. Dim Exclusive Apart Otel'in rengarenk bahçesine, havuzuna ve Göcek'in dağlarına bakan geniş bir balkon ve tüm Avrupa kanallarını seyredebileceğiniz uydu televizyonu. Mr. Dim, Göcek otelleri arasında kaliteli hizmet anlayışı ile fark yaratmayı başarmıştır.

ric78 dedi ki...

Das Ferienparadies Fethiye

Die Stadt Fethiye liegt in der Türkei und ist bildhübsch anzusehen. Man kann an diesem Ort einmal den Ausblick von der Bucht auf die Ortschaft werfen, die im Südosten der Bucht liegt ferner umgekehrt. Seinerzeit war es eine Stadt, in jener Gemüse, Chromerzen obendrein Fisch verkauft wurde, um Erwerb zu erreichen. Heutzutage kommen genügend Urlauber in diesen Teil der Türkei und sorgen für ausreichend Einkommen. Die Stadt hat einen wunderbaren Charme, auch wenn gegenwärtig zig Hotels und Feriensiedlungen gebaut wurden.

Der Urlauber kann den weißen Strand Öludeniz aufsuchen, wo man selbstverständlich auch das tiefblaue Wasser nutzen kann. Ob man nun zum Tauchen möchte, sich anderen Wassersportarten zuwendet oder einfach nur den Anblick genießt, wenn man am Strand liegt. Der Badestrand ist lediglich 14 km von der Ortschaft entfernt. Die Meeresbucht ist von Bergen umgeben, der wichtigste Berg ist der Vaterberg (Baba Dagí) der nämlich mit seinen 1969 Metern direkt aus dem Meer hinausragt.

Wenn man in Fethiye Ferien macht, wird man viel erleben können. Man kann den Strand von Calis aufsuchen oder demgegenüber auch den antiken Stadtkern. Man kann die Moschee Eski Cami besuchen oder dagegen auch das Museum oder den Hamam aufsuchen. Auch das Zentrum hat mit vielen Geschäften einiges zu offerieren.
Man kann auf den Marktplatz, auch Basar benannt, Anziehsachen, Grünzeug und Obst, Haushaltsartikel und mehr käuflich erwerben. Wer mag, kann lykrische Felsengräber aufsuchen oder das Hellistische Theater. Am Hafen gibt es nach wie vor eine Vielzahl alte Holzboote und selbst neue Fischerboote, die einen tollen Ausblick bieten. Im Hafen bietet sich auch die Möglichkeit, selbst an Touren mit Doppeldecker Booten teilzunehmen und so noch mehr von der Türkei zu sehen. Wenn Sie noch mehr über Fethiye erfahren wollen, besuchen Sie doch schnell www.fethiyee.de . Hier warten ausreichend Informationen und Bilder auf Sie!